Mossad Casusu Ruzbeh Vadi İdam Edildi
Siyonist düşman adına casusluk yapmaya teşebbüs eden Mossad istihbarat-terör servisi ajanı Ruzbeh Vadi, dava incelendikten ve İran Yüksek Mahkemesi'nde ve yasal prosedürler sonucunda karar verildikten sonra idam edildi.
Tesnim Haber Ajansı - İran Yargı Erki Medya Merkezi’nin aktardığına göre, İbrahim oğlu Ruzbeh Vadi, Siyonist rejimin çıkarları doğrultusunda casusluk ve istihbari işbirliği yapmak suçundan tutuklanıp yargılanmıştı.
Ceza muhakemesi usulünün tam olarak uygulanması, hükmün İran Yüksek Mahkeme tarafından onaylanması ve kesinleşmesinin ardından, bugün sabah (2025 yılı 6 Ağustos Çarşamba günü) cezası infaz edilerek idam edildi.
Dosyada yer alan belgeler ve Behruz Vadi’nin itiraflarına göre, adı geçen kişi Mossad casusluk-terör servisiyle işbirliği yaptığının tamamen farkındaydı ve bilerek Siyonist düşmanla çalışmıştı.
Hükümlü, ülkenin önemli ve hassas kurumlarından birinde görev yapmaktaydı ve sahip olduğu bilgiye erişim düzeyi nedeniyle Siyonist rejimin casusluk ve terör örgütleri Mossad için cazip bir hedef haline gelmişti.
Ruzbeh Vadi, sosyal medya üzerinden Mossad tarafından ajansal faaliyetlere çekilmiş ve ihanete ilk adım attığı sırada Mossad görevlilerinin çeşitli değerlendirme aşamalarından geçirilmişti. İlk değerlendirme aşamalarının tamamlanması ve Ruzbeh Vadi'nin kimliğinin doğrulanmasının ardından Alex (bir Mossad görevlisinin takma adı), Vadi’nin görev yeri ve erişim seviyesini göz önünde bulundurarak şöyle demiştir: “Değerlendirme sürecin sona erdi. Seni Mossad’ın en seçkin birimlerinden birine yönlendiriyorum.”
Bir süre sonra “Kevin” isimli bir başka Mossad subayı, Vadi ile temas kurarak onun yönlendirilmesini üstlenmiş ve böylece Ruzbeh Vadi’nin Mossad ile resmi işbirliği başlamıştır.
Vadi’nin talebi üzerine, ödül esaslı sistem yerine, aylık ücretin dijital cüzdan aracılığıyla kendisine ödenmesi kararlaştırılmıştır.
Ruzbeh Vadi ile Mossad arasındaki işbirliği sürecinin resmen başlamasıyla birlikte Kevin, bilgi güvenliğinin sağlanması adına Ruzbeh Vadi’ye bir cep telefonu, bir dizüstü bilgisayar ve iki adet USB bellek satın alarak güvenli bir bağlantı kurmasını emretmiştir.
Teknik eğitimlerin verilmesi ve temin edilen cihazlar aracılığıyla güvenli iletişim sisteminin kurulmasından sonra, Mossad subayı, Vadi’yi gizli ve sınıflandırılmış bilgileri toplama ve aktarma yönünde yönlendirmiştir.
Viyana'da Mossad Subaylarıyla Yüz Yüze Görüşmeler
Bir sonraki aşamada, istihbarat teşkilatının talep ettiği bilgilerin bir kısmını gönderdikten sonra, hükümlüye Viyana seyahatine hazırlanma görevi verilir. Ruzbeh Vadi, Avusturya'nın başkenti Viyana’ya giderek orada Mossad subaylarıyla beş ayrı oturumda yüz yüze görüşmeler gerçekleştirir.
Ruzbeh Vadi, daha önce de görev alanıyla ilgili eğitim programlarına katılmak amacıyla Viyana’ya seyahat etmişti. Bu kez ise, Mossad servisinin yönlendirmesiyle, sözde bir uzmanlık eğitimi bahanesiyle tekrar bu şehre gider.
Dosyada yer alan bilgiler ve mahkûmun açık ifadelerine göre, İsrail istihbarat yetkilileriyle yapılan söz konusu görüşmeler yüksek güvenlik protokolleri altında gerçekleştirilmiştir. Öyle ki, birden fazla yer değişikliği ve farklı şahıslarla temas kurmasının ardından “güvenli ev” olarak tanımlanan bir apartmanda üzerindeki kıyafetleri çıkarır ve özel cihazlarla yapılan beden taramasının ardından “görüşme kıyafeti” giydirilir. Bu beden araması, tekrarlanır ve başka bir yere geçildikten sonra, diyalog seanslarına başlamadan önce birkaç araç değiştirilerek ve farklı yerler ziyaret edilerek yapılır.
Mahkûmun ifadesine göre, bu protokole uygun olarak beş yüz yüze görüşme yaptıktan, teftiş, psikolojik ve yalan makinesi testi uyguladıktan, dürüstlük, bilgi bütünlüğü ve sadakat konularında bilinçli olduktan sonra, Mossad istihbarat servisiyle iş birliği yapmak için Wadi, özel görevlisi ve bu görüşmelerde bulunan diğer istihbarat görevlileriyle bağlantıya geçecektir.
Ruzbeh Vadi, Avusturya’nın başkenti Viyana’ya gerçekleştirdiği seyahatte Mossad subaylarıyla yaptığı görüşmeler sırasında yürütmesi gereken görevler hakkında tamamen bilgilendirilmiş ve aldığı talimatlar doğrultusunda yeniden Tahran’a dönmüştür.
Mossad servisinden aldığı talimatlara göre, Vadi’nin görevi, haftalık olarak kurumsal gelişmeleri ve erişim sağladığı bilgileri Mossad’a iletmek ve teknik sorulara verdiği yanıtlara göre uygun bir ödül almaktı.
Vadi, doğrudan bağlı olduğu subayla olan ilişkisi hakkında karar verici konumda olmadığını şu şekilde ifade etmiştir:
“Kevin’e, topladığım bilgi paketlerini haftalık olarak gönderip karşılığında da ödemelerin kademeli yapılmasını teklif ettim. Ancak Mossad subayı bu önerime kesin olarak karşı çıktı ve bana, erişim sağladığım tüm bilgileri tek seferde göndermem gerektiğini, bilgiler değerlendirildikten sonra uygun ödemenin yapılacağını bildirdi.”
Bilgi toplamak ve gizli belgeleri ve adı geçen kişinin bir şekilde erişebileceği her türlü bilgiyi göndermek, Ruzbeh Vadi’nin Siyonist rejimle yürüttüğü kapsamlı işbirliğinin temel unsurlarını oluşturmuştur.
Söz konusu kişi ayrıca, Siyonist rejimin son saldırısında şehit edilen İranlı nükleer bilim insanlarından birine dair bilgileri de Mossad istihbarat servisine sunmuştur.
Tahran'da Mossad'ın Sızma Elemanı Tespit Edildi ve Tutuklandı
Ruzbeh Vadi’nin Siyonist rejimin istihbarat-terör servisi Mossad lehine yürüttüğü ihanet faaliyetleriyle eş zamanlı olarak, adı geçen şahıs Tahran’a dönüşü sonrasında, Mossad subaylarıyla görüştüğü seyahatlerden birinin ardından, güvenlik kurumlarının takibine alındı. Vadi’nin düşman Siyonist rejimle bağlantıları ve işbirliği şekli tespit edilerek gözaltına alındı.
Açılan dava dosyasında, sanık hakkında “Siyonist işgal rejimi lehine casusluk ve istihbarat işbirliği yapmak ve bu casusluk faaliyetlerin karşılığında belirli bir meblağ almak” suçlamasıyla tutuklama emri ve iddianameyle mahkemeye sevk edildi. Sanığın suçlarına, yasal usuller çerçevesinde adli süreçte detaylı olarak bakıldı.
Mossad istihbarat-terör örgütüyle kapsamlı ve bilinçli işbirliği ve bu görevleri yerine getirmek için bilgi sağlama ve para alma girişimleri, Ruzbeh Vadi'nin Siyonist Rejimin Barış ve Güvenliğe Karşı Düşmanca Eylemlerine Karşı Koyma Yasası'nın 6. maddesi ve 1392'de kabul edilen İslam Ceza Kanunu'nun 279, 283, 286 ve 211. maddelerine atıfta bulunan bir mahkeme kararıyla idama mahkûm edilmesine yol açtı.
Yayımlanan kararın bir bölümünde, adı geçen sanığın, İran'ın iç ve dış güvenliğine karşı ciddi suçlar işlediği, kamu düzeninde büyük bozulmalara yol açtığı açıkça belirtilmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararının ardından dosya Yüksek Mahkeme’ye (Divan-ı Âli) temyiz incelemesi için gönderildi. Mevcut delil ve belgeler ışığında, yerel mahkeme kararı onaylanarak kesinleşti.
Son olarak, mahkemede verilen kararlar ve yasal prosedürler doğrultusunda, mahkûm bu sabah (6 Ağustos 2025 ) tarihinde idam edilerek cezası infaz edildi.