İsrail’le Uzlaşan Arap Rejimleri Gazze Konusunda Sınıfta Kaldı


İsrail’le Uzlaşan Arap Rejimleri Gazze Konusunda Sınıfta Kaldı

Arap dünyasının ünlü yazarlardan Abdulbari Atvan, Gazze’de sağlanan ateşkesin ardından Hamas yetkililerinin, İran ve Direniş Ekseni’ni takdir ettiğini hatırlatarak, Siyonist İsrail’le uzlaşan Arap rejimlerinin Gazze konusunda sınıfta kaldığını belirtti.

Tesnim Haber Ajansı- Arap Dünyasının tanımış analistlerinden olan ve Rey el-Yevm Gazetesi Baş Editörü Abdulbari Atvan, kaleme aldığı yeni yazısında; Gazze savaşı sırasında Arap rejimlerinin Filistin halkına ve davasına yaptığı ihaneti ele aldı.

Abdulbari Atvan’ın yazısında şu ifadelere yer verildi:

“Hamas Hareketi’nin bazı yetkilieri, özellikle Dr. Halil el-Hayye ve Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'nın sözcüsü Ebu Ubeyde, bu günlerde Arap ülkelerinin doğrudan veya dolaylı olarak sosyal medya üzerinden sert eleştirilerin hedefinde.

Hamas yetkilileri, bu ülkeleri ve tutumunu övmedikleri için Arap ülkeleri tarafından eleştirildi ve sözlü saldırıya uğradı. Gerçek şu ki Arap ülkeleri Dr. Halil el-Hayye ve Ebu Ubeyde’ye minnettar olmalı çünkü bu iki önemli Hamas yetkilisi son derece nezaket gösterdiler ve işgalci rejimin direniş karşıtı kalesinde duran bu ülkeleri utandırmadılar; Amerikalı gazeteci Bob Woodward'ın da ifade ettiği gibi; Bu ülkeler, İsrail ve büyük destekçisi ABD’den Gazze Şeridi'ndeki direnişi mümkün olan en kısa sürede yok etmesini istemişti.

Çoğu Arap rejimi, İsrail'in suçları karşısında sessiz kalmaları nedeniyle utanç madalyası takarak tarihe geçecek. Çünkü ordularını İsrail'in Gazze'ye karşı yürüttüğü soykırım savaşına karşı seferber edemeyen veya kuşatma altındaki Gazze Şeridi'ndeki iki milyondan fazla Arap kardeşine uygulanan açlık ablukasını sona erdirmeye harekete geçmemeyen Arap rejimleri Siyonist işgalcilerle işbirliği yapıyorlardı.

Arap Rejimlerinin Filistin Halkına Ve Davasına Karşı İşlediği 6 Büyük Suç

Hamas ve yetkilileri bu Arap rejimlerini görmezden gelmekte kesinlikle haklıydı ve bu ülkelere teşekkür etmemiz için hiçbir sebep yok.

Burada Arap rejimlerinin işlediği başlıca suç ve hatalara işaret etmeliyiz:

-Bu Arap ülkelerden hiçbiri, İsrail'in Gazze Şeridi'ne karşı yürüttüğü soykırım savaşı sırasında, Hamas'a, İslami Cihad Hareketi’ne veya diğer Filistin direniş gruplarına destek amacıyla tek bir kurşun atmamıştır.

-Siyonist işgal rejimiyle ilişkilerini normalleştiren Arap ülkelerinin hiçbiri, bu rejimin Gazze'ye karşı yürüttüğü vahşi ve soykırımcı savaş sırasında Filistinlilerle dayanışma içinde olmadı ve protesto amacıyla Siyonist büyükelçileri sınır dışı etmedi veya rejimin elçiliklerini kapatmadı. Bu arada birçok Arap ve Müslüman olmayan ülke İsrail büyükelçilerini sınır dışı etti ve rejimin büyükelçiliklerini kapattı.

-Başkentlerinde Siyonist rejimin bayrağının dalgalandığı tüm uzlaşmacı Arap ülkeleri, Hamas ofisinin açılmasına asla izin vermedi. Ayrıca, Siyonistlerle ilişkilerini henüz kamuoyuna açıklamayan birçok başka Arap ülkesi de Filistin direniş gruplarına ofis açmasına izin vermiyor.

-Arap ülkelerinin çoğu Hamas’ı tanımayı reddederken bu harekete karşı kısıtlayıcı önlemler uyguluyor ve adı geçen ülkelerin güvenlik güçleri, ABD ve Siyonist işgal rejiminin onayını almak amacıyla, Hamas'la bağlantılı olduğu iddia edilen herkesi tutukluyor.

Birçok Arap ülkesinin hem ABD hem de Siyonist rejimle olan askeri ve güvenlik ilişkileri çok güçlü, ancak bu ülkeler Gazze halkına ne süt, ne tıbbi ilaç, ne de kefen gönderdi.

-Bu Arap ülkeleri, Gazze Şeridi'ne yönelik ablukanın yoğunlaştırılmasında Siyonist rejimle işbirliği yaptı, hatta bazıları işgalci rejimin Siyonistlere yiyecek ve silah gönderebilmesi için yardımcı oldular. Bu ülkeler Siyonist rejimle ticari ilişkilerini ve uçuşlarını da sürdürdüler. Burada Siyonist işgalcilerle işbirliğini sürdüren Türkiye hükümetini de anmak gerekir.

Hamas yetkililerinin İran ve Direniş Eksenini Takdir Etmesi Yerindeydi

Abdulbari Atvan yazısının devamında şunular kaydetti:

“Gazze’de sağlanan ateşkes sonrası konuşma yapan Halil el-Hayye ve Ebu Ubeyde, takdir ve şükranlarını hak edenlere açık ve doğrudan iletti. Onlar Ensarullah Hareketi’ne ve Yemen halkına, Hizbullah'a ve Lübnan halkına, İran İslam Cumhuriyeti'ne, Irak direnişine ve Ürdün'ün özgür halkına Aksa Tufanı savaşına ve Filistin halkına verdiği destekler için teşekkür etti.

Hamas yetkilileri şöyle dedi: Filistin davası ve halkıyla dayanışma faaliyetlerine katılan ve bize maddi ve manevi destek mesajları gönderen Arap ve İslam ülkelerine ve dünya çapında düzenlenen Filistin’e destek gösterilerine katılan tüm özgürlükçü insanlara teşekkür ediyoruz.

Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ndeki direniş gruplarının başarısının en önemli nedenlerinden biri, bağımsız olarak karar alması ve herhangi bir Arap ülkesinin para ve desteğine ihtiyaç duymamasıdır. Filistin direniş grupları Arap ülkelerine güvenmeyerek Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) içine düştüğü derin kuyuya düşmekten kaçınıyorlar.”

Arap yorumcu Atvan yazısının sonunda şunları kaydetti:

“Son olarak, çok cesur davranan, efsanevi kararlılığın en üst seviyesini gösteren ve uzlaşmacı Arap rejimlerine hayranlık duymayan Halil el-Hayye ve Ebu Ubeyde'yi takdir etme şerefine eriştik. Arap rejimleri namus, şeref, vatanın ve kutsal mekanların korunması gibi kavramların ne olduğunu bilmiyor. Gazze savaşı, Arap ülkeleri için büyük bir sınavdı. Ne yazık ki ve belki de ne mutlu ki, çoğu Arap rejimi bu sınavı geçemedi ve sınıfta kaldı. Ancak direniş yoluna devam ediyor ve hızı zafere ulaşılana kadar daha da artacaktır.”

 

En Çok Okunan Analiz/Makale Haberler
En Önemli Analiz/Makale Haberler
En Çok Okunan Haberler