Siyonist Rejim ve “Sumud Filosu”; Dünya Halklarının İradesine Karşı Bir Savaş

Tesnim Haber Ajansı - Siyonist rejimin Gazze Şeridi’nde son iki yıldır işlediği geniş çaplı cinayetler ve uluslararası hukuk ile kararları hiçe sayması, işi öyle bir noktaya getirdi ki, Filistin destekçileri onlarca gemiden oluşan bir deniz filosunu Akdeniz’deki Filistin sularına göndermeye karar verdiler. Amaç, Gazze Şeridi’ndeki kuşatmayı kırmak ve bu yolla mazlum bölge halkına insani yardımları ulaştırmaktı.

2008 yılından itibaren, yani Siyonist rejimin Gazze Şeridi’ni kuşatmasından yalnızca birkaç ay sonra, Filistin destekçilerinin bu kuşatmayı kırma çabaları başladı. İlk adımı “El-Merve” adlı bir Libya gemisi attı. O zamandan bu yana, Siyonist rejim onlarca girişimi, vahşi saldırılarla başarısızlığa uğrattı.

Son girişim, bu yılın bahar ayında “Hanzala” gemisi tarafından yapıldı. Ancak bu gemi Filistin yakınlarındaki sularda Siyonist ordu tarafından kuşatıldı ve alıkonuldu. Gemide bulunanlar kendi ülkelerine geri gönderildi. 

Sumud Filosu; Farklı Bir Eylem 

Gazze'de savaşın neredeyse 2 yılı geride kaldıktan sonra, Gazze ablukasını kırma çabalarında 18 yıllık deneyime sahip Filistin yanlıları farklı bir harekete doğru adım attılar. “Sumud” filosu -Dünya Gazze Yardım Hareketi, Özgürlük Filosu Koalisyonu, Fas Sumud Filosu ve Sumud Nusantara adlı dört Filistin yanlısı oluşumun inisiyatifiyle kuruldu- 46 milletten vatandaşları taşıyan, büyük ve küçük 50 gemi ve tekneden oluşmaktadır.

Özgürlük Filosu girişimi, aslında Filistin yanlılarının Siyonist rejim hakkında edindiği bir bilginin sonucudur. Gazze ablukasını 18 yılı boyunca denizden ve karadan kuşatmayı kırma yönünde yapılan tüm girişimler ya tek tek gemilerle ya da birkaç gemiden oluşan filolarla sınırlı kaldı. Tüm bu gemilerin akıbeti ise Siyonist rejimin gemilere saldırması, gemileri ve içindekileri alıkoyması oldu.

Bu kez Filistin yanlıları, gemi sayısını öyle bir seviyeye çıkardılar ki Siyonist rejimin hepsini alıkoyması mümkün olmayacak. Şüphesiz bu filodaki 50 geminin önceki filolara kıyasla alıkonulması çok daha zor, belki de imkânsızdır. 

Siyonist Rejimin Kötü Niyetli Girişimi 

“Sumud Filosu”nun iki ay önce ilk hareketini başlatacağının duyurulmasının ardından, Siyonist rejim bu filoya karşı koymak için birçok yolu gündemine aldı.

İlk adımda, Siyonist rejim, “Sumud Filosu”na ait bazı gemilerin yola çıkacağı ülkelerle diplomatik temas kurarak, konvoyun hareketini daha baştan engellemeye çalıştı. Bu süreçte yapılan sabotajlar ve engellemeler, konvoyun çıkış noktalarında defalarca durmasına neden oldu. Bazı gemilerin ruhsatları iptal edildi, bazılarına yakıt ikmali izni verilmedi, bazıları ise aniden olağan dışı arızalar yaşadı. Siyonistler bununla da yetinmeyip, filonun listesinde bulunan bazı kişileri tehdit ettiler.

İkinci adımda, Siyonist rejim, farklı konvoyların Filistin’e giden güzergâhta birleşmesini engellemeye çalıştı. Bu da aynı yukarıdaki yöntemlerle gerçekleştirildi.

Üçüncü adımda, konvoy üyeleri Akdeniz’de, Tunus yakınlarında birleştiğinde, filoya karşı bilinmeyen saldırılar başladı. Bu aşamada rejimin başvurduğu en önemli yöntem, kimliği belirsiz insansız hava aracı saldırılarıydı.

Son adımda ise, “Sumud Filosu”nun gemileri Filistin sularına yaklaşırken, Siyonist rejim her türlü senaryoya karşı hazır olduğunu ilan etti. Bununla birlikte, dünden itibaren filonun ilerlediği sularda hava sahasında keşif amaçlı insansız hava araçlarının hareketleri artış göstermiştir. 

“Sumud” Filosunun Son Durumu 

Sumud Filosu’nun açıklamalarına göre, bu filo Gazze’ye 200 kilometre uzaklığa girince kendisini tehlike bölgesinde olarak nitelendirdi. Filonun gemileri, şimdi daha önce Gazze’ye ulaşmaya çalışan ve başarısız olan tüm gemilerin ele geçirildiği bölgede bulunuyor. Bu şartlar altında alarm seviyesi yükselmiştir.

Siyonist Rejimin Küresel Halk İradesine Saldırısı 

El-Cezire kanalı, dünkü ilk saatlerden itibaren kimliği belirsiz insansız hava araçlarının filonun Akdeniz’deki hareket alanı üzerinde uçuşa geçtiğini bildirdi. Şu an bu insansız hava araçlarının sayısı artmış durumda ve bazıları sayılarını yaklaşık 20 adet olarak veriyor. Ardından gece yarısı saatlerinde, konvoyun çevresinde ışıklandırması kapalı kimliği belirsiz gemiler görüldü. Bölgede ayrıca büyük bir savaş gemisi de tespit edildi.

Bölgede yayılan parazitler, Sumud Filosu’ndaki bazı gemilerin seyrüsefer sistemlerinde aksamalara yol açtı. Bazı kaynaklar, bir İsrail savaş gemisinin Sumud filosundaki bir gemiye birkaç metre kadar yaklaştığını bildirdi. 

Sumud Filosuna karşı bu tür eylemler yeni değildir; Sumud Filosu’nun hareketi başladığından beri benzer şekillerde defalarca kaydedildi. Bunlar, Siyonist rejimin küresel kamuoyuna ve dünya özgürlerinin iradesine karşı meydan okumasıdır. Sumud Filosu, dünyadaki halkların suçlara karşı durma ve insanlığa sahip çıkma iradesinin somut bir ifadesidir.

Siyonist rejim bu kez sadece uluslararası hukuka karşı durduğunu ve hiçbir yasa ile kararın dinlenmesine boyun eğmediğini göstermek istemiyor; aynı zamanda dünya milletlerinin iradesine de aldırış etmediğini, çıkarlarıyla çeliştiğinde o iradeye karşı koyacağını ilan ediyor. Geçtiğimiz 18 yılda da bunu yaptıkları gibi.

Fakat bu defa, yola çıkmış olan konvoyun büyüklüğü nedeniyle bu karşı koyuş daha geniş bir alanda kendisini gösteriyor. Siyonistler, insanlığa ve insan olma değerlerine karşı duran bir simge haline gelmişlerdir ve geçmişte filolara yaptıkları saldırılarla yeryüzündeki hiçbir insanın onlar için değeri olmadığını, yalnızca uyduları olan siyonizmin taraftarlarını önemsediklerini gösterdiler. Bu ideolojiye dayanarak yeryüzündeki herhangi bir canın kanını meşru sayıyorlar. Onların bilmeleri gerekir ki bugün dünyada siyonizmin yandaşları dışında kimse onları istemiyor.