Laricani: İsrail Saldırırsa Sert Şekilde Karşılık Vereceğiz

Tesnim Haber Ajansı - İran Milli Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri Ali Laricani, Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri ile görüşmesinin ardından Lübnanlı gazetecilerin karşısına çıkarak şu açıklamalarda bulundu: “Şeyh Naim Kasım, Lübnan halkının huzuru için atılan adımın doğru ve yerinde olduğunu vurguladı. Hizbullah, Lübnan’da asli bir hareket olarak ve İslami Cihat da, halkın durumunun iyileşmesine katkı sunacak etkili siyasi bir harekete sahip olmalıdır.”

Laricani şöyle devam etti: “Direniş hareketi İslam dünyası için büyük bir sermayedir, özellikle Hizbullah İsrail karşısında çok önemli bir harekettir ve bu meselede büyük şehidin rolü çok üstündür.”

Laricani şu ifadeleri kullandı: “Hasan Nasrallah’ın onlarca yıl önce kavradığı gerçeği bugün bölgede görüyorsunuz. Hasan Nasrallah’ın ‘suçu’ tehlikeyi başkalarından önce anlamasıydı. Yani İsrail’in tehlikesini onlarca yıl önce kavradı, bir program yaptı ve o programı uyguladı, böylece mücahit gençlerden büyük bir hareket oluşturdu.”

İran Milli Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri şu ifadeyi kullandı: “Bugün Lübnan küçük bir ülke olsa da İsrail karşısında güçlü kabul edilmektedir. Bunun nedeni genç nesilde doğan bu güçlü iradedir ve bu yüzden Hizbullah Müslümanların kalbinde yer almaktadır.”

Laricani, ABD temsilcisi Tom Barrack’ın İran aleyhindeki sözlerine ilişkin olarak şöyle dedi: “Sayın Barrack’ın öfkelendiğini sanıyorum ki bu sözleri söyledi.”

Laricani, Suudiler ile Hizbullah arasındaki temaslara ilişkin olarak da şunları belirtti: “Suudiler ve Hizbullah’ın ortak bir düşünce paylaşımları olması doğru bir iştir. Çünkü bugün ortak büyük bir düşmana sahipsiniz. Ayrıca Suudi devleti Müslüman bir devlettir ve Hizbullah da asli Müslüman bir harekettir. Farklılıkları, aralarında ayrışmaya sebep olmamalıdır.”

Laricani ayrıca şu ifadeleri ekledi: “Biz İsrail saldırısında yıkılan evlerin yeniden inşasını takip ediyoruz.”
İran Milli Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri, Lübnan direnişinin mevcut durumuna ilişkin şöyle ifade etti: “İki yol vardır; birincisi, ülkelerin işlerine iç çatışma sokmak ve Lübnan halkına ‘diğer Lübnanlılarla çatışın’ talimatı vermektir. Bu yöntem sonuç vermez. Bizim yolumuz bunun tersinedir. Bu, Lübnan’ın iç meselesidir ve ilgili Lübnanlı yetkililer uzlaşmayla hareket etmelidir.”

Laricani, “Lübnan halkı olgun bir halktır ve vasiye ihtiyaçları yoktur. Amerikalıların kendilerini Lübnan halkının vasisi olarak görmelerine gerek yoktur. Bu yöntem hiçbir yerde kabul edilebilir değildir. Onurlu bir Lübnanlı, Amerika’nın baskısı altında çıkarlarını kaybetmeye hazır olur mu?” diye konuştu.
Laricani, Hizbullah’a silah gönderildiği yönündeki iddialara yanıt vererek şunları söyledi: “Ben böyle bir şey duymadım. Sosyal medyada farklı haberler yayılıyor. Hizbullah’ın başka yerden silah almasına gerek yoktur. Hizbullah o kadar güçlüdür ki silah temin etmesine ihtiyaç duymaz.”

Laricani, İran’ın Şeyh Naim Kasım’a talimat verdiği yönündeki iddiaya da şöyle karşılık verdi: “Biz kimseye talimat vermeyiz. Sayın Naim Kasım büyük bir şahsiyettir ve kendisi neyin maslahat olduğunu bizzat belirler. Biz onun yöntemini beğeniyoruz.”

İran Milli Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri, İsrail’in olası saldırısına ilişkin bir soruya şu şekilde yanıt verdi: “Biz her koşula hazırız. Ancak İsraillilerin akılsızca davranacağını sanmıyorum. Eğer saldırırlarsa sert şekilde karşılık vereceğiz.”

Laricani şu vurguyu yaptı: “Hizbullah’ın ‘mevcut koşullarda uzlaşmayı takip edelim’ demesi, zayıflık değil, bilgeliktir. Dolayısıyla ben herhangi bir zayıflık görmüyorum. Hizbullah yeniden güç kazandıktan sonra İsrail’i durdurabildi. Eğer güçlü olmasaydı onları durduramazdı.”