İslami: Savaşta Hasar Gören Tesislerimiz Yeniden Onarılacak

Tesnim Haber Ajansı - İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed İslami, Sky News’e verdiği demeçte, uluslararası baskılara ve İsrail’in daha fazla saldırı tehdidine rağmen hedef alınan tesislerin yeniden inşa edileceğinin sözünü verdi.
İslami, “Askerî saldırılar sırasında tesislerin zarar görmesi ve altyapının tahrip olması tamamen doğaldır. Önemli olan, ilim, bilgi, teknoloji ve sanayinin İran tarihinin derin ve köklü temellerine dayanmasıdır.” ifadesini kullandı.

İslami ayrıca bu röportajda İran’ın nükleer yeteneklerini geliştirme hakkını savundu ve bunun barışçıl amaçlar için olduğunu vurguladı.
İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı, İran’ın neden yüksek düzeyde uranyum zenginleştirmeye ihtiyaç duyduğu yönündeki soruya şu cevabı verdi:
“Zenginleştirme oranı konusunda kamuoyunda ve medyada dile getirilenler, siyasetçiler, maceraperestler ve düşmanlarımız tarafından kışkırtılmaktadır. Zenginleştirme oranının yüksek olması, mutlaka silah amacı taşıdığı anlamına gelmez. Biz, hassas ölçüm cihazlarımız için daha yüksek düzeyde zenginleştirmeye ihtiyaç duyuyoruz.”

İslami sözlerine şöyle devam etti: “Hiç kimse bize bu tür ürünleri satmıyor. Yıllardır yaptırımlar altındayız. Biz bu ürünlere, reaktörlerimizin güvenlik sistemleri ve reaktörlerimizi yönetmekte kullandığımız hassas süreçler için ihtiyaç duyuyoruz.”
İslami ayrıca Sky News ile yaptığı görüşmede, Amerika ile hiçbir doğrudan müzakerenin yapılmayacağını da ifade etti.

Devamında, “Amerikan hükümeti İran halkına büyük bir zulüm yaptı. İslam Devrimi’nin başından itibaren İran’a ağır darbeler indirdi ve son dönemde İran’a askerî saldırılar düzenledi.” diye konuştu.
İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı, “Düşman, düşmandır, ister açıkça düşmanlık göstermiş olsun ister olmasın. Onların düşmanlığı bu kadar barizken, böyle bir düşmanla müzakere etmek beyhudedir.” söylediğini aktardı.

İslami şu noktaya da dikkat çekti: “Dolaylı müzakereler yürütülürken ve görüşmeler devam ederken onlar askerî operasyonlar gerçekleştirdiler. Müzakere masasına oturdular, sonra masadan kalktılar ve verdikleri sözleri ile yaptıkları anlaşmaları unuttular.”