İbrani Medyası: Colani, Cebel El-Şeyh’i İsrail’e Teslim Etti
BM Genel Kurulu’na katılmak üzere New York’a giden Ebu Muhammed El-Colani, ABD tarafından İsrail ile güvenlik anlaşması imzalaması için şiddetli baskı altında tutuluyor.
Tesnim Haber Ajansı- İsrail rejiminin 12. Televizyon Kanalı, bu konuda yayımladığı haberinde, Suriye’deki yönetimi elinde bulunduran Ebu Muhammed El-Colani’nin ABD ziyareti sırasında İsrail ile bir güvenlik anlaşması imzalaması için “şiddetli baskıya maruz kaldığını” ve bu anlaşmanın bu hafta sonuna kadar imzalanmasının hedeflendiğini duyurdu.
Raporda, New York’a giden Colani’nin ABD’nin üst düzey yetkilileriyle bir dizi görüşme yaptığı ve bu görüşmelerde İsrail ile güvenlik anlaşması konusunda baskı altına alındığı belirtildi.
Bu çerçevede, tarafların güvenlik anlaşmasının büyük bölümünü tamamladığı bildirildi. Anlaşmaya göre, İsrail, Suriye topraklarının 10 kilometre derinliğinde yer alan Cebel El-Şeyh bölgesiyle birlikte Suriye’nin birkaç başka noktasında da kontrolü elinde tutmaya devam edecek.
Ayrıca bu anlaşma uyarınca, İsrail ordusunun Suriye’nin güneyinde kara kuvvetleriyle varlık göstermesine izin verilmeyecek; ancak İsrail Hava Kuvvetleri, özellikle bölgede yeni operasyonlar yürütmek üzere Suriye hava sahasında tam hareket özgürlüğüne sahip olacak.
Anlaşmanın taslak metninde ayrıca, tarafların (İsrail, Suriye yönetimi, ABD ve bazı Arap ülkelerinin) Suriye Dürzü lideri Şeyh Hikmet El-Hicri’yi, Cebel El-Dürz bölgesine güvenlik güçlerinin ve polisin konuşlandırılmasına ilişkin Şam hükümetiyle anlaşmaya zorlamak için baskı yapacağı öngörülüyor. Ancak bugüne kadar El-Hicri, bu teklifi kesin bir dille reddetmişti.
İsrail rejiminin 12. Televizyon Kanalı, raporunu şu açıklamayla tamamladı: Suriye Cumhurbaşkanı, bu müzakereleri doğrulayarak “bu alanda somut ilerlemeler kaydedildiğini” belirtti; ancak bu ilerlemenin İsrail ile uzlaşma veya ilişkilerin normalleştirilmesiyle ilgisi olmadığını vurguladı.
Suriye Cumhurbaşkanı ayrıca, İsrail’in Suriye topraklarının derinliklerinde gerçekleştirdiği eylemlerin, “genişlemeci hedeflerle mi yoksa kendi güvenlik ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla mı yapıldığını” anlamaya çalıştığını açıkladı.