Bekai: Tahran’daki Yabancı Büyükelçilikler Aktiftir
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Kafkasya’daki gelişmelere ilişkin şunları söyledi: “Biz çok açık bir şekilde ifade ettik ki, bölge dışı aktörlerin varlığına karşı hassasız. Bunu çok net bir şekilde Ermenistan’daki dostlarımıza ilettik ve onların açıklamalarını dinledik.”
Tesnim Haber Ajansı - Tahran’da düzenlenen haftalık basın toplantısında İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekaî, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü konuşmasının başında şöyle ifade etti: “Muharrem ayındaki görkemli ve coşkulu İmam Hüseyin (a.s.) merasimleri başarıyla gerçekleşti. Bu törene katılma şerefine nail olan bütün ziyaretçilerin ibadetlerinin kabul olmasını diliyorum.”
“Bu merasimin düzenlenmesinde rol oynayan herkese, özellikle Dışişleri Bakanlığı’nın konsolosluk birimine, İran’ın Bağdat Büyükelçiliği’ne, Necef ve Kerbela’daki başkonsolosluklara ve ayrıca Irak halkı ve hükümetinin cömert ev sahipliğine içtenlikle teşekkür ediyoruz.”
Bu hafta aynı zamanda aziz esirlerin İslami vatanımıza dönüşünün yıl dönümüne denk geldi. 17 Ağustos takvimimizde bu kahramanların adıyla kaydedilmiştir.
İran milleti, kutsal savunma döneminde Baas rejimine karşı direnen ve esaretin zorlu yıllarını onurla geride bırakan esirlerin fedakârlıklarını ve sabırlarını daima takdir etmektedir.
Bekaî, 19 Ağustos darbesinin (Ajax Operasyonu) yıl dönümü hakkında şöyle dedi: “Biz bu acı olayı unutamayız; Amerikalılar ve İngilizlerin işbirliğiyle seçilmiş İran hükümetinin devrilmesine yol açan bir olaydır.”
İsrail’in Yemen’e Saldırısını Kınıyoruz
Bölgedeki gelişmelere ilişkin şunları söyledi: “En önemli gelişme hâlâ işgal altındaki Filistin’deki soykırımdır ve bu kesintisiz devam etmektedir. Son günlerde işgal rejiminin Gazze’yi tamamen kuşatma ve boşaltma kararı aldığını gördük. Her gün en az 80 masum insan öldürülüyor.”
“Uluslararası toplum, zorla göç ettirmeye karşı tepki gösterdi. ABD’nin desteğine ve cezasızlığın devamına rağmen bu rejim bu suçları işlemekte ısrar ediyor ki bu da soykırımın tamamlayıcısı sayılmaktadır. Geçen cumartesi günü Siyonist rejim, Yemen’deki bölgeleri hedef aldı ve biz bunu şiddetle kınıyoruz. Altyapılara saldırmak savaş suçu sayılır.”
Kafkasya’da Bölge Dışı Aktörlerin Varlığına Karşı Hassasız
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Güney Kafkasya’daki son gelişmelere ilişkin şöyle konuştu: “Biz çok açık bir şekilde söyledik ki bölge dışı aktörlerin varlığına karşı hassasız ve bunu Ermenistan’daki dostlarımıza net bir şekilde ilettik, onların açıklamalarını da dinledik. Bize bir şirketin Ermenistan yasalarına göre kaydedileceği söylendi.”
“İki ülkenin ortak bildirilerinde, toprak bütünlüğü ve sınırların ihlal edilemezliği vurgulandı. Bizim için sınırların açılması, uluslararası tanınmış sınırların ihlal edilmemesi ve Ermenistan’ın ulusal egemenliğiyle çelişmemesi gerekir. Durumu dikkatle izliyoruz ve gerekli gördüğümüzde endişelerimizi dile getiriyoruz.”
İşgalci Rejimin Yayılmacılığı Sınır Tanımıyor
Bekaî, ABD’nin Abraham Anlaşması ve Siyonist rejimin başbakanının “Büyük İsrail” oluşturma itirafı hakkında şöyle dedi: “Bence bölge ülkeleri için her zamankinden daha açık hale geldi ki rejimin doğası sömürgecidir. Başbakanın ortaya koyduğu plan ve onların gözünde ‘Büyük İsrail’in önemli bir kısmının İslam topraklarını kapsaması, bu rejimin yayılmacılığının sınır tanımadığını göstermektedir. Soykırım devam ederken böyle bir planın dile getirilmesi, bölge ülkelerinin topraklarına göz dikildiğinin işaretidir. Bölge ülkeleri daha fazla uyanık hale gelmiştir.”
Tahran’daki Uabancı Büyükelçilikler Aktiftir
Bekaî, Tesnim’in Tahran’daki yabancı büyükelçiliklerin kapatıldığına dair iddialarına şu yanıtı verdi: “Bu haber üretimi iki hafta önce ortaya çıktı; dün de Almanya büyükelçisinin veda etmesinden sonra tekrar gündeme geldi. İddia edilen hiçbir büyükelçilik kapatılmamıştır.
Bazı büyükelçilikler savaş sonrası konsolosluk faaliyetlerini azaltmıştır, ancak bu, büyükelçiliklerin kapanması anlamına gelmez. Üç büyükelçilik de açıktır ve bu iddia doğru değildir.”
UAEK İle İlişkimiz Sürmektedir
Mısır’ın İran ile Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu arasında arabuluculuk yaptığı iddiasına karşı şu cevabı verdi: “Hayır, ajans ile ilişkimiz sürmektedir. Geçen hafta ajansın yardımcısı Tahran’a bir ziyaret gerçekleştirdi. Son gelişmelerden sonra ilişkilerin düzeyi değişmiş olsa da ajans ile temasımız devam etmektedir. Geçen hafta ajans ile işbirliği yönergesi üzerinde bir görüşme gerçekleştirdik. Viyana’daki temsilcimiz de ajans ile doğrudan temas halindedir.”
Netanyahu’nun İranlılara Su Sağlama İddiasına Tepki
Bekaî, Netanyahu’nun İranlılara su sağlama iddiasına şöyle tepki gösterdi: “Komşularından ve Filistin halkından hırsızlıkla tanınan, Tahran’ın kuzeyinde ana su hattına saldıran bir tarafın bu konuda konuşmaya hiçbir yetkisi yoktur.”
Epstein Dosyası
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Epstein dosyası ile müzakereler arasında muhtemel bir bağlantıya ilişkin şöyle dedi: “Jeffrey Epstein olarak bilinen dosya, sadece ABD ile sınırlı olmayan, birçok ülke yetkilisinin dâhil olduğu bir dosyadır. Dosyada gayri ahlaki boyutlar vardır, ancak biz ABD’li yetkililerin motivasyonlarını yorumlamak için spekülasyona girmiyoruz. Bizim için önemli olan, Amerikan yetkililerinin performansı ve İran’ın çıkarlarıdır. Bütün bu konuları dikkatle takip ediyoruz.”
ABD’nin müdahaleleri İsrail’in Çıkarlarını Garanti Altına Almak İçindir
ABD’nin Lübnan özel temsilcisinin İran aleyhindeki sözlerine yanıt olarak şöyle ifade etti: “ABD’nin bölgedeki rolü ve ülkeler üzerindeki etkisi bellidir; olumlu bir rol oynamamıştır. ABD’nin müdahaleleri, tek taraflı bir şekilde İsrail’in çıkarlarını güvence altına alma yönünde olmuştur. Bölge halklarının tamamı, ABD’nin planlarının farkındadır.”
İran’ın Nükleer Programının Barışçıl Olduğundan Şüphe Yoktur
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Kıbrıs yetkililerinin İran aleyhindeki açıklamalarına şu şekilde tepki verdi: “Bu tartışmalar, Siyonist rejim ve bazı Avrupalı yetkililerin İran’ın nükleer programına karşı oluşturduğu klişe söylemlerin bir parçasıdır. İran’ın nükleer programının barışçıl olduğundan en ufak bir şüphe yoktur. Bu iddialar tamamen temelsiz ve sebepsizdir.”
Ukrayna’daki Çatışmanın Son Bulması İçin Her Girişimi Memnuniyetle Karşılıyoruz
Ukrayna barış görüşmelerine ilişkin şunları söyledi: “Biz, Ukrayna’daki çatışmayı sona erdirmeye yönelik her girişimi memnuniyetle karşılıyoruz. Bu çatışmanın başından beri söyledik ki, anlaşmazlıklar barışçıl ve siyasi yollarla çözülmelidir. Ancak düşünüyorum ki, ABD uluslararası müzakerelerde kötü bir geçmişe sahip olduğundan, tarafların güvenini kazanmak için çok çaba sarf etmesi gerekecektir.”
ABD’nin Dış Politika Doktrini
Bekaî, ABD’nin dış politika doktriniyle ilgili sözlerine dair şöyle açıkladı: “ABD uzun süredir bu politikayı tüm ülkeler hakkında resmi olarak uygulamaktadır. Yani tek taraflı bir siyaset izleyip yalnızca kendi çıkarlarını gözetmektedir. Ülkeler aleyhine tehditleri de bu çerçevede değerlendirmek gerekir. Böyle bir politika, devletler arası ilişkilerin temelini oluşturan tüm kuralları ve uluslararası düzenleri bozmaktadır.”
İslam Ülkeleri Zirvesi Cidde’de Yapılacak
Avrupa’nın Filistin devletini tanıma çabaları ve İran’ın tutumuna ilişkin şöyle ifade etti: “İran, kendi tutumunu dile getirmek ve Filistin’in meşru mücadelesine destek olmak için her fırsatı desteklemektedir. İki üç hafta önce İslam ülkelerinin olağanüstü toplantısının düzenlenmesi için istişarelere başladık ve önümüzdeki hafta bu zirve Cidde’de yapılacaktır.”
“Bağımsız Filistin devleti meselesine gelince, Avrupa ülkelerinin tanıma girişimi olarak adlandırılan şeyin başka bir aldatmaca olmamasını umuyoruz. Siz ancak bunun gereklerine bağlı kaldığınızda iyi niyetinizden bahsedebilirsiniz. Rejim, Filistin halkını katlederken Filistin’i tanımaktan söz etmek, kamuoyunu yanıltma çabası gibi görünmektedir.
Avrupa ülkeleri ağır bir sorumluluk taşımaktadır ve bir anlamda bu suçlara ortak olmakla itham edilmektedir. İran’ın tutumu her zaman nettir; Filistin devleti hakkında karar, tüm Filistin halkı tarafından verilmelidir.”
ABD ve NATO Güçlerinin Bölgede Bulunması Kesinlikle Güvenlik Getirmemektedir
Bekaî, ABD ve NATO güçlerinin Türkiye’de bulunmasına ilişkin şöyle açıkladı: “Biz her zaman söyledik ki, bölge dışı güçlerin bölgede bulunması, tüm bölgenin istikrarı için zararlıdır. ABD ve NATO güçlerinin varlığı istikrar sağlamadığı gibi, kesinlikle güvenlik de getirmemektedir. Biz gelişmeleri dikkatle takip ediyoruz.”
Taliban’ı Tanımak Egemenlik Hakkına İlişkin Bir Karardır
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Taliban’ın tanınması konusuna ilişkin şöyle belirtti: “Bu, egemenlik hakkına ilişkin bir karardır. Afganistan ile çok sayıda etkileşimimiz vardır ve ortak bağlarımız, uzun sınırımız ve Afgan yetkililerle çözmemiz gereken sorunlarımız nedeniyle temaslarımız devam etmektedir. Tanıma konusunda ise, ne zaman çıkarlarımız gerektirirse o zaman karar vereceğiz.”
İran’ın Bir Sonraki İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesindeki Talebi
İran, yaklaşan İslam İşbirliği Teşkilatı zirvesindeki talebine ilişkin olarak şunları söyledi: “Bu konuda en önemli uluslararası organ sorumluluğa sahip olan Güvenlik Konseyi’dir. Güvenlik Konseyi, uluslararası barışın garantörüdür ve en azından bir karar çıkararak rejimi soykırımı durdurmaya zorlamalıydı, ancak ABD’nin engellemesi nedeniyle bu gerçekleşmedi. Fakat bu, diğer uluslararası örgütleri İsrail rejimine baskı uygulamak için kullanmayacağımız anlamına gelmez. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın işlevlerinden biri de budur. Teşkilatla ilgili olarak, daha etkili kararların alınmasını ve Filistin halkına yardım edecek açık ve etkili bir karar tasarısının çıkarılmasını umut ediyoruz.”
Avrupa’nın Üç Ülkesi “Tetik Mekanizmasını” Kullanma Hakkına Sahip Değil
Bekai tetik mekanizması ve Avrupa’nın üç ülkesinin tehditleri hakkında, “Avrupa’nın İran’a baskı aracı olarak bu mekanizmayı kullanma girişimi temel olarak hukuka aykırı bir adımdır. Avrupa’nın üç ülkesi, Nükleer Anlaşma (KOEP) kapsamında yükümlülüklerini yerine getirmekte ihmalkar davrandılar ve ABD ile rejimin İran’ın nükleer tesislerine saldırısını kınamadılar, hatta pozisyonlarını mantıklı şekilde açıklamaya çalışmadılar.”
“Biz üç Avrupa ülkesinin bu mekanizmayı kullanmaya hakkı olmadığını düşünüyoruz, bu sadece İran’ın nükleer programı konusundaki yapıcı olmayan bir rolü sürdürmek içindir. Biz bu üç ülke ile müzakereleri hiçbir zaman kesmedik, Avrupa ülkeleri kendilerinin bu denklemde hangi rolü oynayacaklarını netleştirmelidir. Pozitif bir rol mü üstlenecekler yoksa İsrail rejiminin çıkarları doğrultusunda negatif bir rol mü oynayacaklar?”
İran ile Irak Arasındaki Mutabakat Güvenlik Tehditlerine Karşı İşbirliği İçindir
Bekai, İran ve Irak arasındaki güvenlik anlaşması hakkında şunları söyledi: “Bu baştan beri bir güvenlik mutabakatıdır ve iki ülke bu belgenin içeriği üzerinde anlaşmıştır. Başlık önemli değildir, önemli olan bu mutabakatın İran ve Irak’ın güvenlik tehditlerine karşı işbirliği amacı taşımasıdır.”
Taht Revançi’nin Açıklamalarına Bekai’den Güvenceye Hazırlık Tepkisi
Bekaî, Taht Revançi'nin İran’ın güvence sağlama yönündeki hazırlıklarına ilişkin açıklamalarına şöyle yanıt verdi: “Yeni bir konu değildir. Biz, yaptırımların kaldırılması karşılığında nükleer programımızın barışçıl doğasını garanti altına almak için bazı adımlar atacağımızı söylemiştik.”
Görüşmeler Ajans ile Devam Ediyor
Bekai, Genel Müdür Yardımcısı’nın İran ziyareti ve Avrupa’nın üç ülkesinin BM’ye gönderdiği mektupla ilgili şunları söyledi: “Genel Müdür Yardımcısı’nın ziyaretinin amacı, İran’ın nükleer tesislere saldırı sonrası UAEK ile yeni etkileşim yöntemlerini görüşmekti ve bu ziyaret yeni prosedürlerin hazırlanması çerçevesindeydi. Görüşmeler yapıldı ve devam ediyor, muhtemelen önümüzdeki günlerde de devam edecek. Avrupa’nın üç ülkesinin mektubuna gelince, onların Irakçi’nin mektubuna karşı savunmalarını sundular, biz bunu reddediyoruz.”
İsrail Rejimi Ciddi Krizlerle Karşı Karşıya
Bekaî, işgal altındaki topraklardaki protestolara tepki olarak, “Bu protestolar çok anlamlıdır. Rejim ciddi krizlerle karşı karşıyadır ve rejim liderlerinin savaşın devamında ısrar etmesi sadece bölge ülkelerini değil, rejim içindeki toplumu da sinirlendirmiştir ve sabırları tükenmek üzeredir. Dünkü protestolar, rejimin yüzleştiği derin krizlerin göstergesidir.” açıklamada bulundu.
Rusya ve ABD’nin Alaska Görüşmeleri
Bekaî, Rusya ve ABD’nin Alaska’daki görüşmeleri ve İran ile ilgili konuların kolaylaştırılmasına etkisi hakkında şunları söyledi: “Bu görüşmeler daha çok Ukrayna’daki gelişmeler üzerine odaklanmıştır ve elbette gündeme getirilen konular hakkında temas halindeyiz. Kendi meselelerimizle ilgili gerektiğinde dost ülkelerle danışmanlık yapıyoruz.”
ABD İnsan Hakları Raporundaki İran’a Yönelik İddiaları Reddediyoruz
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, ABD’nin yıllık insan hakları raporu ve İran’a yönelik suçlamalar hakkında şunları belirtti: “ABD’nin raporları, kendilerince istenmeyen ülkeler üzerinde baskı uygulamak için siyasi bir araçtır. Örneğin, bu yılki raporda İsrail rejimiyle ilgili iddiaların geçen yıla göre yüzde 91 azalması çok anlamlıdır ve bu raporların siyasi olduğuna dair daha iyi bir kanıt olamaz.”
“İran hakkında ortaya atılan iddiaları ve sorunları reddediyoruz; insan hakları, ABD yetkililerinin kendi politikalarını ilerletmek için kullandıkları bir araçtır. İnsan haklarına dikkat etselerdi, Siyonist rejimin suçları ve Gazze halkına yönelik soykırım hakkındaki raporun tamamını yazmaları gerekirdi.”
Afgan Ziyaretçilere Erbain Törenlerine Katılım İzin Verilmediği İddialarını Reddediyoruz
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Afgan ziyaretçilerin Erbain törenlerine katılımına izin verilmediği iddialarına ilişkin şöyle dedi: “Bu yıl Erbain’e giden Afgan ziyaretçi sayısı geçen yıla göre azaldı; ancak hiçbir ziyaretçinin gitmediği yönündeki iddia doğru değildir. Gelecek yıl sorunların çözülmesi için mutlaka çalışacağız. Gerçek şu ki hedef ülke Irak’tır ve İran üzerinden geçiş yapanların mutlaka Irak vizesi almış olması gerekiyordu.”
Kafkasya’da Hiçbir ABD Askeri Bulundurulmayacak
Bekaî, Kafkasya’daki son gelişmeler ve Cumhurbaşkanı’nın Ermenistan ziyareti hakkında şunları söyledi: “İran Cumhurbaşkanının ziyareti uzun zamandır komşu ülkelerle ilişkilerin güçlendirilmesi çerçevesinde planlanmıştı. Bu ziyarette Kafkasya ile ilgili konular kesinlikle gündeme gelecektir. Geçen hafta Ermeni yetkililer Tahran’a yaptıkları ziyarette konuyu açıkladılar.”
“Geçen hafta tanık olduğumuz şey iki ülkenin egemenlik kararıydı ve iki yada üç önemli nokta vardır. Bunlardan biri Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki barış anlaşmasıdır ki biz bu anlaşmayı desteklemeye devam ediyoruz. Diğer konu ise Azerbaycan’dan Nahçıvan’a uzanan ulaşım koridorudur.
Biz bölge ülkeleri için engellerin kaldırılmasını desteklerken, bu tür koridorların uluslararası olarak tanınan sınırlara saygı temelinde kurulması gerektiğine inanıyoruz. Yabancı güçlerin varlığını faydalı görmüyoruz ve bize hiçbir Amerikan askerinin konuşlandırılmayacağı konusunda güvence verilmiştir. Barış anlaşmasının maddelerinden biri de, iki ülkenin ortak sınırları boyunca herhangi bir askeri gücün bulunmamasıdır. Gelişmeleri dikkatle izlemekteyiz.”
Bölgedeki Yabancı Varlığını Hiçbir Zaman Barış ve İstikrar İçin Faydalı Görmedik
Bekaî, ABD’nin Irak’taki görevini sonlandırma açıklamasına ilişkin şunları söyledi: “Tutumumuz prensipte nettir; bölgedeki yabancı varlığının barış ve istikrar için hiçbir zaman faydalı olmadığını düşünüyoruz. Bölge ülkelerinin birbirine güveni artırarak ve birlikte çalışarak güvenli bir bölge oluşturması gerektiğine inanıyoruz.”
Avrupa’nın Üç Ülkesiyle Müzakerelerin Devamı İçin Henüz Tarih Belirlenmedi
Bekai son olarak, Avrupa’nın üç ülkesiyle müzakereler hakkında şunları söyledi: “Dostlarımız bu üç ülkenin muhataplarıyla temas halindedir. Müzakerelerin devamını reddetmiyoruz ancak henüz müzakerelerin devamı için bir tarih belirlenmemiştir.”