İsrail'in Suriye Saldırılarıyla İlgili Dikkat Çeken Konular
Terörist imajını gizleme çabalarında başarısız olan Golani, Suriye'de Siyonistlere alan açarak ülkesini parçalanma tehlikesiyle karşı karşıya bırakmıştır. Analistlere göre, raf ömrü dolmak üzere olan Golani yakında yanmış bir piyon haline gelebilir.
Tesnim Haber Ajansı- Suriye'de Beşar Esad yönetiminin 8 Aralık 2024'te devrilmesinin ardından saatler sonra Siyonistler için yeni bir alan açıldı. O tarihten bu yana işgalci İsrail rejimi, Suriye'nin güneyinden Şam kapılarına kadar stratejik bölgeleri sistematik olarak işgal etti, ayrıca üst üste düzenlediği saldırılarla Suriye'nin askeri altyapını neredeyse yok ett. İsrail’in hava saldırılarında çok sayıda Suriye vatandaşı katledilmiştir.
Golani Nasıl Suriye’de Siyonistlere Alan Açtı
Son aylalarda Suriye’nin güneyi ve özellikle Kuneytra ili tamamen Siyonistler tarafından işgal edilmişti. Bu bölgelerde işgalci rejimin işlediği suçlar devam ederken insanlar zorla yerlerinden ediliyor ve katliama maruz kalıyor. Ancak, terör örgütü Heyet Tahrir Şam'ın (HTŞ) lideri Ebu Muhammed el Golani'nin (Ahmed el-Şara) başını çektiği aşırılıkçı gruplardan oluşan yeni Suriye hükümeti, acı çeken halkın çığlıklarına kulak tıkamış durumda.
Ancak Siyonist rejimin Suriye'deki tek projesi saldırganlık ve işgal değildir. Bununla yetinmeyen İsrail, Suriye'yi bölmeye çalışıyor ve bu konuya doğrudan değinmekten çekinmemiştir. İşgal rejiminin Başbakanı Binyamin Netanyahu, Savunma Bakanı İsrael Katz ve diğer Siyonist yetkililer, işgalin devam ettiğini ve Suriye'yi parçalama çabalarından birçok kez söz ettiler.
İsrail, Suriye'yi Bölmek İçin Dürzi Kartını Kullanıyor
Bu arada Siyonist rejim Dürzi toplumunu Suriye’deki hedeflerini ilerletmek için en önemli araç olarak görüyor. Bu ülkedeki Dürzi toplumunun içerisinde Siyonistlere hizmet eden ve onlarla işbirliği yapanların olduğu da göz ardı edilmemelidir.
Bu doğrultuda Tel Aviv rejimi, işgal altındaki Filistin'deki Dürzi topluluğunun manevi lideri Mowafaq Tarif’i yanına çekmeyi başardı; Bu kişi Siyonist rejimin paralı askeri olduğu bilinen ve Mossad casusluk teşkilatıyla bağlantıları olduğu belirtiliyor.
İbrani medyasının aktardığına göre, Beşar Esad'ın devrilmesinden sonraki aşamada, Suriye’nin kuzeyinden işgal altındaki Filistin'e gaz iletimi planını uygulamaya hazırlanıyor.
Bu amaçla Siyonist yetkililer Tarif'le bir araya gelerek Suriye'deki son gelişmeleri ve bunların Dürziler üzerindeki etkilerini görüştüler. İsrail medyasına göre, Askeri İstihbarat Teşkilatı (AMAN) Başkanı Tümgeneral Şlomi Binder ile Dürzi kabilesi lideri arasında gerçekleşen görüşmede, Suriye Dürzi toplumu ile İsrail ordusu arasındaki ilişkilerin derinleştirilmesi ve aralarında yeni iletişim kanalları kurulması konuları ele alındı.
Daha sonra Tarif'in Siyonistlerle bağlantılarında yalnız olmadığı ortaya çıktı; Onun İsrail ordusunda ve rejimin diğer kurumlarında çalışan büyük bir ekibe sahip olduğu ortaya çıktı. İsrail emirlerinin kilit uygulayıcısı olan Tarif’in misyonu çeşitli ülkelerdeki Dürzileri toplulukları ile işgalcilerle aynı çizgiye getirmektir.
Golani, Siyonistlerin Suriye'deki Dürzi Toplumuna Nüfus Etmesini Sağladı
Suriye'de Golani hükümetinin iktidara gelmesinden bu yana iç krizler devam ediyor. Son günlerde Şam kırsalında Dürzilerin çoğunlukta olduğu Ceramana kasabasında başlayan çatışmalar daha sonra yakınlardaki Sahnaya kentine sıçradı. Golani hükümetine bağlı unsurlarla kasabadaki yerel gruplar arasında şiddetli silahlı çatışmalar yaşandı. Golani hükümeti, çatışmaların ardından bölgeye yüzlerce asker ve ağır teçhizat sevk etti. Havan, makineli tüfek ve hatta silahlı insansız hava araçları gibi silahların kullanıldığı çatışmalarda yerleşim yerleri hedef alındı ve çok sayıda kişi hayatını kaybetti.
Öte yandan, Suriye'nin güneyindeki Dürzi nüfusun yoğun olduğu Süveyda ilinde El Cebel Tugayı adlı gruptan yapılan yazılı açıklamada, Şam hükümetinin kurnaz ve hilekâr olduğu, çıkarlarının Suriye'de mezhep çatışması yaratmak olduğu belirtildi. Açıklamada, "Şam'daki yeni hükümeti, Sahnaya bölgesine tekfircilerin ve teröristlerin girmesini engellemesi konusunda uyarıyoruz ve Şam hükümeti bunu başaramazsa, ne olursa olsun tüm sorumluluğu üstlenmelidir" denildi.
Bu arada Suriye'de, özellikle Şam yakınlarında yaşanan kaos ortamından yararlanmak için hiçbir fırsatı kaçırmayan Siyonist İsrail, Suriye'deki Dürzi topluluğu desteklediğini ileri sürerek doğrudan HTŞ unsurları ile Dürzi gruplarında yaşanan çatışmalara müdahil oldu.
Uluslararası toplumun şüpheli sessizliğini ve Golani hükümetinin kayıtsız kalmasını fırsat bilen İsrail rejimi, Suriye'ye karşı eşi benzeri görülmemiş saldırılar gerçekleştiriyor. İşgal rejimi, önceki gün Şam'daki cumhurbaşkanlığı sarayı yakınlarına hava saldırısı düzenledi.
İsrail rejimi televizyonu KAN'ın haberinde, Binyamin Netanyahu ve Savaş Bakanı Katz'ın orduya saldırı talimatı verdiği belirtildi. 0Daha sonra İsrail ordusunun Suriye'nin başkenti Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı yakınlarında bir hedefi vurduğu bildirildi. KAN'ın haberine göre, Netanyahu ile Katz, saldırıya ilişkin ortak açıklama yaptı.
Açıklamada, Dürzi grupların Suriye hükümetine bağlı güvenlik güçlerine karşı saldırılarıyla başlayan çatışmalara işaret edilerek, "Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı yakınlarında bir hedefe saldırı düzenledik. Dürzilere yönelik hiçbir tehdide izin vermeyiz" ifadeleri kullanıldı.
Başkent Şam'ın güneyine hiçbir gücün konuşlandırılmasına izin verilmeyeceği ileri sürülen açıklamada, "Bu, Suriye rejimine açık bir mesajdır. Dürzi toplumuna yönelik herhangi bir tehdide de izin vermeyeceğiz" iddia edildi.
İsrail'in Suriye projesinin ülkeyi özerk ve parçalanmış bölgelere (kantonlara) dönüştürmek olduğu gayet açıktır; İsrailin projesi kapsamında bu bölgeler, güvenlik, siyasi ve idari düzeyde tamamen Tel Aviv'in karar ve emirlerine tabi olacak ve işgalci rejim Lübnan da dahil olmak üzere diğer komşu Arap ülkelerine de yavaş yavaş yayılacak.
Suriye'yi mümkün olduğu kadar zayıflatmak için elini yapan Siyonist rejim, bu ülkede kalıcı bir kaos yaratmayı hedeflemektedir. Golani hükümetinin yetersizliği ve pasifliği gölgesinde İsrail şu ana kadar hedeflerine ulaşmış durumda.
Suriye Parçalama Komplosunun İçinde
İsrail rejimi Suriye üzerinde ne kadar çok baskı kurarsa, gelecekte normalleşme anlaşmasına varmak için yapılacak müzakerelerde Golani hükümetinden o kadar çok taviz elde edebileceğine inanıyor.
Bu konuda İsrail uzmanı Muhannad Mustafa, İsrail'in onlarca yıl boyunca Dürzileri Suriye'yi etkilemek için önemli bir stratejik kart olarak gördüğünü söyledi. Mustafa, “Beşar Esad hükümetinin devrilmesiyle Siyonistlerin bu kartı kullanma yönündeki pratik hamlelerinin genişlediğini düşünüyorum” dedi.
Arap analist sözlerine şöyle devam etti: “İsrail, Suriyeli Dürzi liderlerin yardımı ve Filistinli Dürzi toplumuyla bağlantı kurma yeteneği sayesinde Suriye'deki Dürzi ayrılıkçı kimliğini güçlendirebileceğine inanıyor. İsrail'in Dürzi kartıyla Suriye'yi olabildiğince zayıflatıp ülkedeki nüfuzunu derinleştirmeyi amaçlıyor. Onların işgal ordusunda bulunan Dürziler ile Siyonistler arasındaki kan bağı ittifakını kullanarak Suriye Dürzi toplumunun dikkatini çekmek istediği açıktır.”
El Cezire Araştırma Merkezi'nin kıdemli araştırmacılarından Lika Mekki ise, İsrail'in Suriye de dahil olmak üzere çeşitli ülkelerdeki azınlıkları etkilemek istediğini belirterek. “Mesela Suriye'de daha önce Kürtlere odaklanmıştı, şimdi Dürzilere odaklanıyor.” dedi.
Mekki, "Suriye parçalanma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir; çünkü İsrail, Suriye'nin tamamen zayıflandığına inanıyor ve bu nedenle ülkedeki yeni hükümetin kırılganlığı ve iç çekişmeler sayesinde planlarını yürütebilir.” değerlendirmesinde bulundu.
Golani, ABD ve İsrail'e Hizmet Etmenin Mülâkatını Aldı
Siyonist rejimin Suriye içindeki saldırganlığı, işgali ve fitnesi karşısında suskunluk politikasına alışmış olan Golani hükümeti, Siyonist rejimin Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın bulunduğu bölgeye yönelik saldırısı karşısında sadece kınamaya yetindi ve yalvaran bir üslupla, uluslararası toplumu ve Arap Birliği'ni İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırganlığına karşı harekete geçmeye çağırdı.
Şam’da iktidara geldiği günden bu yana Siyonist rejimin saldırganlığına ve işgaline sessiz kalan Golani hükümeti, Suriye halkına yönelik baskıyı sürdürürken, ülkenin egemenliği ve güvenliği konusunda müzakere veya taviz vermeyeceğini, halkın haklarını her türlü araçla savunmaya devam edeceğini ileri sürüyor.
Golani hükümetinin bu yetersiz tutumları, onun Suriye'deki Amerikan eksenine bağımlı bir piyondan ibaret olduğu, raf ömrünün dolmak üzere olduğu ve yakında yanmış bir piyon haline geleceği ortaya çıkmıştır.
Gözlemciler, Golani'nin büyük çöküş ve ABD ile ortakları için raf ömrünün sona ermesinin tehlikesini hissettiğini ve bazı retorik tutumlarla erken çöküşünü önlemek isteyebileceğini düşünüyorlar; Ancak onu iktidara getiren yabancı aktörler açısından etkinliğinin uzun sürmeyeceği anlaşılıyor.
Şaibeli tavırlarıyla Siyonist rejime Suriye'ye yönelik saldırganlığını sürdürmesi için yeşil ışık yakan, bu rejimin ülkenin askeri gücünün yüzde 90'ından fazlasını yok etmesine göz yuman ve İsrail'in her saldırısından sonra hiçbir ülkenin Suriye'yi İsrail'i tehdit etmek için kullanmasına izin vermeyeceğini vurgulayan Golani, şimdi Siyonistlere ve Amerikalılara yaptığı iyi hizmetlerin karşılığını onların piyonu olarak almış durumda ve Arap rejimlerinden kendisini kurtarmalarını dileyerek son şansını denemeye çalışıyor.
İşte bu yüzden Suriye vatandaşları, Filistin'deki Nakba felaketinin Suriye'de tekrarlanmasından büyük endişe duyuyor ve uluslararası toplumun sessizliği ve İsrail'in Suriyelilere karşı işlediği suçların örtbas edilmesi gölgesinde, Golani hükümeti rahat uyurken, İsrail rejiminin toprak işgali ve Suriye vatandaşlarını yerinden etme eylemlerinin artarak devam edeceğine inanıyorlar. Bu ülke adeta ikinci Filistin haline gelebilir.