Direnişin Başarısı Sonucu Filistinlilerin İlk Tarihi Dönüşü
Gazze'de zorla göç ettirmeyi sürekli ve sistematik bir silah olarak kullanan İsrail amacına ulaşmadı. Zorla yerinden edilen on binlerce Filistinli 27 Ocak 2025 Pazartesi sabahı itibarıyla Gazze Şeridi'nin kuzeyine dönmeye başladı.
Tesnim Haber Ajansı- Siyonist İsrail'in 7 Ekim 2023'te Gazze Şeridi'ne karşı başlattığı soykırım savaşından sonra Amerika ile İsrail’in daha önce hazırladığı Filistinlileri Gazze'den göçe zorlama planı gündeme getirildi.
Savaş sırasında İsrail, Hamas'ı yok etme hedefiyle hareket ettiğini iddia ediyordu. Bu arada Siyonist İsrail'in Gazze Şeridi'nin altyapısını, hatta bölgedeki tüm yaşam belirtilerini yok edeceği yönünde spekülasyonlar yoğunlaştı; Buna göre Gazze halkının kalacak yeri olmayacaktı ve hayatta kalmayı başaranlar Gazze'yi terk edip Mısır veya Ürdün gibi diğer ülkelere gitmek zorunda kalacaktı.
İşgal rejiminin Gazze Şeridi'nin tamamında ve özellikle bölgenin kuzeyinde, hastaneleri ve sağlık merkezlerini vurma ve her türlü gıda ve sağlık yardımının girişini engelleme gibi soykırım suçları ABD-İsrail planının çerçevesindeydi.
Filistin Halkını Zorla Göç Ettirme Planı
Filistin halkını zorla göç ettirme planı Siyonist rejimin Filistin topraklarını işgal etmeye başladığı günden bu yana var olan bir komplodur. Bu kapsamda Siyonist çeteler, 1948'deki Nakba olayı sırasında Filistinlileri yerlerinden etmek için korkunç katliamlar gerçekleştirdiler.
Filistin Merkez İstatistik Bürosu'na göre, 2023 yılı sonuna kadar Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nde yaşayan Filistinlilerin sayısı 5,48 milyona ulaşacak ve bu da toplam Filistin nüfusunun yaklaşık yüzde 38'ini oluşturacak. Nüfusu 14,5 milyonu aşan bir ülke. Bu, Filistinlilerin yüzde 62'sinin anavatanları dışında yaşadığı anlamına geliyor.
Sahte Siyonist rejimin Filistin topraklarında kurulduğu 1948’de ve Haziran 1967’de meydana gelen savaş sırasında Filistin halkının çoğu yerinden edildi.
Siyonistler Filistin halkını yerinden ederken katliam ve insanlığa karşı her türlü suç işliyor. 1948'de de canice yönteme başvuran Siyonistler, Filistin halkını terörize etmeye ve topraklarından çıkarmaya çalıştı.
Bu olayların ardından canlarını kurtarmak isteyen Filistinliler, Batı Şeria ve Gazze de dahil olmak üzere Ürdün, Lübnan, Suriye, Mısır ve Irak gibi komşu ülkelere göç ettiler ve bu ülkeler hala birçok Filistinli mülteciye ev sahipliği yapıyor. Örneğin günümüzde Ürdün'de 4 milyondan fazla Filistinli Ürdün vatandaşlığı elde etti.
İsrail'in Filistinlileri Yerinden Etme Politikası Sürüyor
Filistinlilerin yerinden edilmesi 1967 savaşından sonra da durmadı. Bu savaş, Araplar ile Siyonistler arasında yaşanan son büyük savaştı ve Filistin halkının yaygın bir şekilde yerinden edilmesine yol açtı. Siyonistler, bu olaydan sonra da sömürgeci ve baskıcı politikalarıyla Filistinlilerin yaşam koşullarını zorlaştırmaya devam etti. Uzunca bir süredir işgal edilmiş Filistin hiçbir zaman güvenlik ve istikrara kavuşamamıştır.
Siyonistler Filistin halkını göçe zorlamak için Filistin topraklarında abluka, işgal, katliam, keyfi yakalama ve baskıcı önlemler gibi insanlık dışı politikalar uyguluyor.
Siyonistler, Filistin topraklarındaki yerleşim alanlarını genişleterek, her zaman Filistinlilerin alanını daraltmaya çalışmışlardır. Öyle ki, 1977 yılında Filistin'in çeşitli bölgelerindeki siyonist yerleşim birimlerinin sayısı yaklaşık 40 binken 2017 yılında 604 bin yerleşim birimini inşa edildi. İsrail'in 2050 yılına kadar işgal edilmiş Filistin topraklarındaki yerleşim birimlerinin sayısını yaklaşık 2 milyona çıkarmayı planladığı tahmin ediliyor.
Gazze Savaşı ve Filistinlileri Gazze'den Zorla Göç Ettirme Planı
Ancak tüm bunlara rağmen, tüm Filistinlileri ana vatanından zorla göç ettirme planı İsrail için her zaman bir hayal olarak kaldı ve çok sayıda Amerikan planı bu hayali gerçeğe dönüştürmede başarısız oldu. Siyonistler ise Aksa Tufanı Harekatı'ndan sonra Gazze Şeridi'ne yönelik başlatılan soykırım savaşını eski hayali yeniden canlandırmak için bir fırsat olarak gördü ve Gazze Şeridi'ni kontrol altına almak ve halkını sürgün etmek için yakıp yıkma politikası uygulamaya karar verdiler.
Gazze savaşının ilk aylarında İsrail'in Gazze'deki nüfusun büyük bir kısmını ya da tamamını Mısır toprağı Sina'ya sürme planları yaptığına dair haberler de çoğaldı. İsrail medyası Calcalist, siyonist istihbarat bakanlığının Gazze için hazıeladığı etnik temizlik planının ana hatlarını çizen bir politika taslağını yayınladı.
Siyonistler, dünya kamuoyunu ikna etmek için Filistinlileri zorla göç ettirmeyi amaçlayan herhangi bir planın kapsamlı küresel siyasi ve medya kampanyaları gerektirdiğini biliyorlar. Bu yüzden işgalciler, bölgede istikrarın sağlanmasının tek çözümünün Filistin toprakları genelinde bir "Yahudi devleti" kurulması olduğunu sürekli olarak iddia ediyorlardı; Onlar nüfusunun tamamı Yahudilerden oluşan, Arap ve Filistinlilerden bahsedilmeyen sahte bir ülkeyi hayal ediyor. Ancak daha önce de İsrail'in Filistinlileri zorla yerinden etmesini kabul etmeyen dünya kamuoyu, yaklaşık bir buçuk yıl süren savaşta İsrail'in Gazze'de işlediği suçlara tanık olduktan sonra, Filistin halkının yerinden edilmesini hiçbir koşulda kabul etmeyecektir.
Filistin halkının yerinden edilmesi, özellikle Filistin'e komşu Arap ülkeleri için tehlikeli ve kalıcı bir gerçektir. Ürdün ve Mısır her zaman bu tür planlara karşı çıkıyor. Filistinlilerin Arap ülkelerine göç ettirilmesi karmaşık bir siyasal, toplumsal ve ekonomik sorundur; Zira bu ülkeler pek çok zorlukla karşı karşıyadır.
Belirtildiği üzere, Siyonist rejimin Filistin halkını yerinden etme planını katliamlar yaparak yürütüyor. Ayrıca farklı dönemlerde Amerikan hükümetleri Filistinlileri aldatmak için defalarca "geçici göç" terimini kullandı. Ancak eninde sonunda ortada geçici bir plan olmadığı, Filistinlilerin yerinden edilmesinin kalıcı olacağı ortaya çıktı.
Filistin Direnişi İsrail’in Gazze’de Kurduğu Hayali Çökertti
Bu politika, Gazze'de 15 ay süren savaşta mümkün olabilecek en vahşi şekilde uygulandı. Uluslararası kuruluşların istatistiklerine göre, Gazze halkının yüzde 90'ından fazlası savaş sırasında Gazze içinde yerlerinden edildi. Filistinliler sürekli olarak bir bölgeden diğer bölgeye göç etmek zorunda kalmıştır.
Son yıllarda devam eden savaşlar nedeniyle Gazze halkı güçlü irade, direniş ve mücadele kültürüne sahiptir. Zira Filistin direniş gruplarında yer alan on binlerce savaşçı Gazze’den oluşuyor ve burada dikkat çekici konu, yeni kuşağın işgalcilere karşı direnmek ve topraklarını savunmak için çok daha büyük bir motivasyona sahip olmasıdır.
Gazze halkının güçlü azmi ve iradesi, ABD ve Batı’nın Siyonistlere sağladığı koşulsuz şartsız desteğine rağmen, İsrail’in Gazze'deki Filistinlilerin göç ettirilmesi gibi önemli bir hedefe ulaşmasını engellemiştir.
Direnişin Başarısı Sonucu Filistinlilerin İlk Tarihi Dönüşü
Gazze halkının bu efsanevi kararlılığı ve direnişi sonucunda, pazartesi günü Filistinlilerin Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki bölgelerine büyük bir geri dönüş dalgası başladı. Bu, Filistinlilerin ilk tarihi dönüşü olarak kabul ediliyor.
Zorla yerinden edilen on binlerce Filistinli, 27 Ocak 2025 Pazartesi sabahı aşırı soğuğa rağmen Netzarim Koridoru'ndan Gazze Şeridi'nin kuzeyine geri döndü ve mültecilerin büyük geri dönüş dalgası devam ediyor.
Bu bağlamda Arap uzman Said Ziyad, “Tarihte ilk kez Filistinliler yerlerinden edildikten sonra topraklarına geri dönüyor.” dedi.
İşte bu nedenle Siyonist yetkililer ve çevreler, Filistinlilerin Gazze Şeridi'nin kuzeyine geri dönüşünü İsrail için “büyük bir yenilgi” olarak değerlendiriyor. İstifa eden siyonist bakan Itamar Ben-Gvir ise, "Netzarim'in bu sabah açılması ve binlerce Gazzelinin kuzeye geçmesi Hamas'ın zaferinin ve 'pervasız anlaşmanın' (esir takası) bir başka aşağılayıcı yönünün görüntüleridir." yorumunu yaptı.
Binyamin Netanyahu'nun Gazze'ye saldırıların başında yaptığı "tam zafere kadar saldırılara devam edecekleri" açıklamasına atıfta bulunan Ben-Gvir, "Bu (Filistinlilerin kuzeye geçişine izin verilmesi) tam zafere benzemiyor, bu tam teslimiyet gibi görünüyor." ifadesini kullandı.
İsrail Ordu Radyosu’nun itirafına göre, bu sabah Filistinlilerin Gazze Şeridi'nin kuzeyine dönmesinin ardından Hamas istediği her şeyi başardı.
Yedioth Ahronoth gazetesine konuşan İsrail askeri kaynakları, “Yürütülen müzakerelerde Netzarim Koridoru’nun İsrail'in büyük bir kartı olarak korunması gerekiyordu, çünkü koridorun Hamas için önemli olduğu belliydi. Ama İsrail, hiçbir taviz almadan Netzarim Koridoru’nu açtı.” diye konuştu.