İran Dışişleri Bakanı: Güvenlik Konseyi Siyonist Rejim'e Yaptırım Uygulamakla Yükümlü
İran Dışişleri Bakanı, Siyonist rejimin cinayetlerinin devamına değinerek "Güvenlik Konseyi, bu rejimin savaşı sürdürme ısrarına karşı, BM Antlaşmasının yedinci bölümüne dayanarak bu rejime karşı ağır yaptırımlar uygulamakla yükümlüdür" dedi.
Tesnim Haber Ajansı- İran Dışişleri Bakanı Seyyed Abbas Irakçi, bu sabah Tahran'da büyükelçiler ve yabancı ülke temsilcileriyle yaptığı toplantıda İran'ın bölgedeki son gelişmelere ilişkin tutumlarını anlattı ve Siyonist rejimin gerilimi artırmasını hususunu ele aldı.
Bu toplantının bir bölümünde Irakçi şunları da söyledi: "İran İslam Cumhuriyeti'nin içinde bulunduğu bu kritik ve belirleyici dönemde, Siyonist rejimin saldırganlığını durdurmak için kolektif diplomatik çabaların gerekliliğini vurguladı. Şimdi de uluslararası toplum üyelerinden harekete geçmelerini, Gazze ve Lübnan'daki saldırıların, bombalamaların ve insanların öldürülmesinin durdurulması için acil ve kararlı tedbirleri almalarının yanı sıra, söz konusu bölgelerdeki vahim insani durumun ve mültecilerin durumunu derhal ele almalarını ve yardım ve insani yardımı kolaylaştırmlarını istiyor".
İran dışişleri bakanı şunları da sözlerine ekledi: " Birleşmiş Milletler'e üye her devletin, Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşme'nin üye devletlerinin ve dört Cenevre Sözleşmesi'nin üye devletlerinin, uluslararası hukukun ağır ihlallerine karşı acil ve kolektif eylem sorumluluğunu hatırlatıyoruz. Birleşmiş Milletler Antlaşması, Soykırımın Yasaklanması Sözleşmesi ve uluslararası insani hakların korunması çerçevesinde, uluslararası toplumun Siyonist rejimi kontrol altına almak için acil, etkili ve kararlı eylemde bulunmasını talep ediyoruz".
Dışişleri Bakanı Irakçi şöyle devam etti: " Gazze Şeridi ve Lübnan'daki saldırılar durduruluncaya dek bölgenin huzura kavuşmayacağına inanıyoruz.Bölgede sürdürülebilir, adil ve kapsayıcı bir çözüm için, Filistin halkının kendi kaderini belirleme konusundaki doğuştan gelen haklarının tanınmasına dayalı, mantıklı ve operasyonel bir çözüm sunduk."
Irakçi şunları da kaydetti: "Bu yaklaşıma dayanarak Filistin sorununun kalıcı çözümünün demokratik çözüm olduğuna inanıyoruz. Çünkü Filistin toprakları Filistin halkına aittir ve bu nedenle geleceğine ilişkin her türlü kararın Müslümanlar, Hıristiyanlar ve Yahudiler de dahil olmak üzere Filistin'in asıl sakinleri tarafından verilmesi gerekmektedir."
Lübnan'daki duruma ilişkin ise şunları söyledi: "Lübnan konusunda, bu ülkenin coğrafyası ve sahanın gerçeklerine çok önem verilmesi gerektiğine inanıyoruz. Hizbullah ve Lübnan direnişinin kökleri bu ülkenin halkına dayalıdır ve yok edilemez."
İran Dışişleri Bakanı şunları da söyledi: " Tüm aktörler Lübnan ve Filistin'deki savaşı derhal durdurmaya çalışmalı ve olumlu diplomatik sonuca ulaşmak için Lübnan ve Filistin uluslarının meşru çıkarları ve talepleri dikkate alınmalıdır. Yalnızca Siyonist rejimin çıkarlarını gözeten planlar mutlaka başarısızlığa mahkumdur. "
Irakçi şöyle devam etti: " Şüphesiz Gazze Şeridi'nde soykırımın devam etmesi ve Siyonist rejimin Lübnan ve Suriye'ye yönelik saldırganlığının devam etmesi, rejimin askeri maceralarının diğer bölgelerde tekrarlanması uluslararası barış ve güvenliği tehdit etmektedir. Buna dayanarak Güvenlik Konseyi, bu rejimin Gazze ve Lübnan'da savaşını ve kan dökmesini sürdürme ısrarına karşı harekete geçmek ve Birleşmiş Milletler Şartı'nın yedinci bölümüne dayanarak bu rejime karşı ağır yaptırımlar uygulamakla yükümlüdür."
Diplomasi kolu başkanı şunları da vurguladı: " Amerika'nın Güvenlik Konseyi'nde Siyonist rejime verdiği destek, Konseyin uluslararası hukuka aykırı eylemlerle mücadelede ana engeldir.İsrail rejiminin maceralarına, askeri ve terör kötülüklerine karşı diğer ülkelerin de bölgenin güvenliğinin korunmasında etkin ve yapıcı bir rol oynamasını bekliyoruz."