Yahya Sinvar Siyonistlerin Büyük Kabusu


Yahya Sinvar Siyonistlerin Büyük Kabusu

2011 yılında İsrail hapishane lerinden serbest bırakılmasından bu yana Filistin direnişinin gelişmesinde önemli rol üstlenen Yahya Sinvar, Siyonistlerin en büyük kabuslarından biridir.

Tesnim Haber Ajansı- Gazze tünellerinden işgalci İsrail'e karşı direnişi yöneten Yahya Sinvar, Siyonistlerin en büyük kabuslarından biridir.

Yahya Sinvar'ın adı 2021'deki Kudüs’ün Kılıcı Savaşı'ndan sonra popüler oldu. Mücadele hayatı boyunca Siyonist düşman tarafından birçok kez tutuklandı ve 2011'deki esir takası anlaşmasıyla serbest bırakılmadan önce dört kez ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.

Yahya Sinvar’ın Direnişe Adayan Hayatı

Yahya Sinvar, 1962 yılında Gazze Şeridi'nin Mısır yönetimi altında olduğu dönemde Han Yunus mülteci kampında doğdu ve ilk yıllarını burada geçirdi. 1948'de Filistin topraklarının işgal edilmesinin ardından ailesi Gazze Şeridi'nin kuzeydoğusundaki Mecdal şehrinden sürülmüş. O da diğer Filistinliler gibi çok zor şartlarda büyümüş ve ailesiyle birlikte işgal ve zulümden etkilenmiştir.

Liseyi Han Yunus Erkek Ortaokulu'nda bitirdikten sonra Gazze İslam Üniversitesi'ne devam etti ve burada Arapça Çalışmaları alanında lisans derecesi aldı.

Üniversitedeki öğrenimi döneminde olağanüstü öğrenci faaliyetleri yürüten Sinvar, İslam Bloku'nun aktif bir üyesiydi ve Gazze İslam Üniversitesi öğrenci konseyinde teknik komite genel sekreteri ve ardından spor komitesi genel sekreteri olarak çalıştı. Bu dönem ve deneyim, hayatının dönüm noktası oldu ve daha sonra Hamas’ta üstlendiği liderlik rollerini yerine getirmesine katkı sağladı.

Bilindiği üzere Sinvar, hareketin ilk kurucu liderleri arasında değildi ancak Hamas liderliğinin bir parçası haline geldi ve hayatının üniversite aşamasını takip eden yıllar boyunca İslami direnişin yönlerinin ve temellerinin belirlenmesinde önemli katkılarda bulundu.

1986 yılında Yahya Sinvar, Halid El Handi ve Ruhi Meştahi ile birlikte Hamas Hareket’inin kurucusu Şeyh Ahmed Yasin'in emriyle "Mecd" olarak bilinen bir güvenlik gücü kurdu. Düşman casuslarının izini sürmek ve tutuklamak, casusluk teşkilatlarının ajanlarını tespit etmekle görevli olan Mecd , kısa sürede Hamas’ın iç güvenlik teşkilatının gelişiminin ilk çekirdeği haline geldi.

Yahya Sinvar, öğrencilik faaliyetleri nedeniyle ilk kez 1982 yılında henüz 20 yaşındayken Siyonistler tarafından tutuklandı ve dört ay idari gözaltında tutuldu. Ardından serbest bırakılmasından bir hafta sonra Siyonistler onu tekrar tutukladı ve 6 ay boyunca yargılanmadan hapse attı. 1985 yılında tekrar tutuklandı ve sekiz ayını düşman hapishanelerinde geçirdi.

1988 yılında Sinvar iki İsrail askerinin kaçırılıp öldürülmesi ve İsrail ile işbirliği yaptığından şüphelendiği dört Filistinlinin öldürülmesi gerekçesi ile suçlandı. Aynı yılın Şubat ayında tutuklandı.

Sinvar cezasının 22 yılını çekmiş ve Hamas tarafından beş yıldır esir tutulan siyonist asker Gilad Shalit için 2011 yılında yapılan esir değişimi kapsamında 1.026 kişi arasında serbest bırakılan en kıdemli Filistinli mahkûm olmuştur.

Sinvar’ın Hamas'ın Askeri ve Siyasi Gücünün Gelişmesindeki Rolü

Siyonistler, Yahya Sinvar'ın serbest bırakılmasından büyük üzüntü duyduklarını defalarca vurguladılar.

Serbest bırakıldıktan sonra, 2012 yılında Hamas Hareketi’nin iç seçimleri sırasında Sinvar, hareketin siyasi büro üyeliğine seçildi ve Hamas'ın İzzedin el-Kassam Tugayları adı verilen askeri kanadının sorumluluğunu üstlendi. Sinvar'ın görevi Hamas'ın siyasi büro bölümü  ile Kassam Tugayları  komutanlığı arasında koordinasyon sağlamaktı ve ilk görevini 2014 yılında Siyonist düşmanla yapılan savaşta iyi şekilde yerine getirmişti.

Bu savaşın sona ermesinin ardından Yahya Sinwar, Hamas’ın saha komutanlarının performansına ilişkin kapsamlı değerlendirmeler yaptı.

Çalışmalarını ve faaliyetlerini sürdürürken Hamas Hareketi çevrelerindeki popülerliği arttı ve nihayet 2017 yılında Hamas’ın Gazze Şeridi’ndeki lideri olarak seçildi. The Guardian gazetesi o dönemde yayınladığı bir makalesinde Sinvar’ın bu makama gelişinin Hamas Hareketi’nin politikasının yeniden tanımlanmasında önemli bir adım olduğunu yazdı.

Yahya Sinvar; Siyonistlerin Büyük Kabusu

Yahya Sinvar, 2021 yılında gerçekleşen Kudüs’ün Kılıcı Savaşı’nda Kudüs'ü savunmak için Siyonistlerle savaşa girmeye hazır olan tek Arap lider olarak kendisini tanıtmış ve bu da onu kamuoyu nezdinde popüler hale getirmiştir. Siyonist çevreler ve uzmanlar, Filistin halkının Yahya Sinvar'ı Gazze Şeridi, Batı Şeria, Kudüs ve 1948'de işgal edilmiş topraklardaki tüm Filistin ulusunun lideri olarak gördüğünü defalarca itiraf etti.

Sinvar’ın Kudüs’ün Kılıcı Savaşı sırasında yaptığı milli ve destansı konuşmalar ve özellikle 1948'de işgal edilmiş topraklarda yaşayan Filistinlilere yönelik övgüleri, tüm Filistinlilerin Siyonist düşmana karşı birleşmesinde büyük rol oynamıştır. Bu da işgalcileri büyük paniğe sokmuştur.

Siyonistlerin yoğun bir şekilde takip ettiği dönemde Yahya Sinvar, güvenlik önlemleri olmadan Gazze sokaklarına yaptığı saha ziyaretinin ve Filistin halkıyla buluşmasının fotoğraflarını yayınladı. İsrail yetkilileri bu eylemi, İsrail’in güvenlik ve istihbarat teşkilatına atılmış bir tokat olarak değerlendirdi.

Yahya Sinvar'ın Karizmatik Kişiliği

Yahya Sinwar, düşmana karşı yürütülen psikolojik savaşta da mükemmel rolüyle tanınıyor. İbrani kaynaklara göre, Filistinlilerin İsrail ile savaşta uğradığı birçok kayıplara rağmen Sinvar'ın cesur davranışı ve kararlı konuşmalarının Filistinlilere zafer duygusu verirken Siyonistleri paniğe sokuyor.

Siyonistlerin Yahya Sinvar'ın kişiliğiyle ilgili endişelerinin bir başka nedeni de, onun Hamas'ın siyasi ve askeri kolları arasında mükemmel ve tutarlı bir koordinasyon oluşturmuş olmasıdır. İsrailliler, Sinvar ile İzzeddin el Kassam Tugayları komutanı Muhammed Dayf arasında askeri komuta düzeyinde hiçbir fark olmadığına inanıyor.

Şehit olmaktan zerre korkmayan Yahya Sinvar'ın öne çıkan diğer özelliği ise cesur olmasıdır.

Düşmana karşı mücadeleyi daima sahada yöneten Yahya Sinvar bir defasında düşman yetkililerin kendisine suikast düzenleme tehdidine alaycı bir şekilde yanıt vererek, "Bana verebilecekleri en güzel hediye suikasttir. Artık buradan ayrılıp arabamla evime döneceğim. Nerede yaşığımı biliyorlar, bu yüzden onları bekliyorum." demişti.

Bu bağlamda işgalci rejimin bir güvenlik yetkilisi İbrani gazetesi Haaretz’e yaptığı açıklamada, Yahya Sinvar'ın çok tehlikeli bir komutan haline geldiğini ve İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik politikalarını değiştirmesi gerektiğini vurgulamıştı.

Aksa Tufanı Operasyonunun Mimarı!

7 Ekim 2023’te gerçekleştirilen Aksa Tufanı operasyonunun ardından Yahya Sinvar, rejimin ilk hedefi haline geldi. Siyonistler 2011 yılında Yahya Sinvar'ın serbest bırakılmasından bu yana onu suikastla ortadan kaldırmaya çalışıyor. Onlar Kudüs’ün Kılıcı Savaşı sırasında bu hedefe ulaşmakta başarısız oldu.

Siyonistler, Yahya Sinvar'ı 7 Ekim operasyonunun mimarı görüyor ve Gazze savaşının üzerinden 10 ay geçmesine rağmen hâlâ tüneller vasıtasıyla savaşı yönettiğini itiraf ediyor.

Siyonist ordu birçok kez Yahya Sinvar'a ulaştığını iddia ederken, İbrani gazetesi Haaretz, Sinvar'ın sağlık durumunun iyi olduğunu ve Gazze'de çok sayıda İsrailli esirle görüşerek onlara İbranice olarak güvende olduklarını ve zarar görmeyeceklerini söylediğini yazdı.

Eski İsrail istihbarat yetkilisi Michael Koubi, Yahya Sinvar hakkında, “Gölge adam Yahya Sinvar, İsraillileri yanıltmada ve psikolojik korku oyunda başarılı. O asla pes etmeyecek ve İsrail'i vurmak için elinden geleni yapacak.” demişti.

En Çok Okunan Analiz/Makale Haberler
En Önemli Analiz/Makale Haberler
En Çok Okunan Haberler