Atvan: İran'ın İsmi Ve Gücü, Netanyahu'yu Titretiyor
Ünlü gazeteci Atan, İran'ın İsmi ve arta gelen gücünün Netanyahu'yu delirttiğini, öyle ki İran'ı dünya güvenliğine karşı en büyük tehdit olarak gösterdiğini yazdı.
Tesnim Haber Ajansı - Ray el-Yevm Gazetesinin Baş Editörü Abdul-Bari Atvan yeni yazısında, Siyonist rejim Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu İran'ın ismi ve arta gelen gücü diye bir şeyin İran'ı dünya güvenliği için en büyük tehdit olarak tanıtacağına kadar delirttiğini, sanki İran'ın binlerce nükleer başlığa sahip ABD, Rusya ve Çin gibi bir süper güç olarak gördüğünü kaydetti.
Netanyahu, Münih Güvenlik Konferansı'nda 600 katılımcı arasında yaptığı ilk ve belki de son konuşmasında eline bir demir parçası alıp, bunun İsrail savunma sistemi tarafında Filistin’in hava sahası üzerinde imha edilen bir İHA parçası olduğunu söyleyerek; "İsrail sadece İran'ın temsilcilerine karşı değil, gerekirse bu ülkeye karşı da girişimde bulunacak" ifadesini kullandı.
Netanyahu Ezberleri Bozmadı
Netanyahu konuşmasında, dinleyicileri adeta ilkokul öğrencisi gibi görerek, bazı malzemelerle sözlerini onlara anlatmaya çalıştı. Netanyahu 4 yıl önce de BM Genel Kurulu'nda aynı yönteme sarılarak, bir resim göstererek İran'ın nükleer silah üretmek üzere olduğunu söylemiş, tehditler savurmuştu. Netanyahu yine de İsrail'in İran'ın nükleer silah yapmadan önce bombalayacağını ve her türlü nükleer anlaşmaya veya diyaloğa karşı olduğuna dair önceki tehditleri dile getirdi.
Netanyahu Münih'te Lübnan, Suriye, Yemen ve Irak'ta kendi etkinliğini arttırmakta olan İran'ın "vekalet ordu ağını" durdurmak için yoğun girişimlerde bulunacaklarını iddia eden ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı'nın aynı salonda yaptığı konuşmanın ardından konuştu.
ABD Ve İsrail Neden Bu Kadar Korkuyor?
İsrail ve ABD’nin kapıldığı bu dehşet, Suriye hava savunma sisteminin İsrail'in F-16 savaş uçağını kullanım tarihi 30 yıl önce biten eski bir füze ile hedef alarak düşürmesinden kaynaklanıyor. Ayrıca bu korku, birçok Arap ülkesi göz ardı edip İsrail'in hala askeri olarak güçlü olduğuna vurgu yaparken söz konusu askeri başarının önemini gösteriyor.
Kendi askeri depolarında nükleer başlıklar, füzeler ve uçaklar bulunduran İsrail bir üstün askeri güç olarak neden bu kadar ABD ve Batı'nın yaptırımları altındaki İran'dan korkuyor?
İsrail niçin 7 yıl süren ve ABD, Arap ve Avrupa müttefikleri Suriye'ye karşı tüm askeri ve mali gücünü kullandıkları bir savaştan çıkmak üzere olan Suriye ve Hizbullah'tan korkuyor?
Netanyahu ne için Münih Konferansı'nda konuşma yaparken, Suriye'nin eski bir füzesiyle imha edilen İsrail savaş uçağının bir parçasını veya uçağa isabet eden füzenin bir parçasını eline almadı?
İsrail ve ABD'nin Netanyahu'nun; "İsrail İran'a terörizm ipini boğazına atmasına izin vermeyecek" şeklinde tabir ettiği korkusu, İran'ın ABD ve İsrailli müttefiklerine karşı stratejisini başarılı biçimde kullandığını gösteriyor.
İran'ın İsrail İle Mücadele Gücü
İran'ın stratejisi, düşman İsrail ile mücadeleye dayalıdır ve bu bağlamda inanç, askeriye ve sahadaki gücünün yanı sıra fedakarlık için sınırsız hazırlığa sahiptir.
Kayda değer başka bir konu ise, Hizbullah'ın İsrail'e karşı silahlı gruplar oluşturulmasında en büyük bölgesel model olmasıdır. ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı da bu konuya işaretle Hizbullah'ın Irak, Suriye ve Yemen'de doğmak ve çoğalmakta olduğunu söyledi.
Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah da bir süre önce yaptığı konuşmada büyük özgüven içinde gülümseyerek şöyle dedi; Lübnan Savunma Yüksek Konseyi yeşil ışık yakarsa, Hizbullah saatler içinde İsrail'in Akdeniz'deki petrol ve doğalgaz platformlarını yok etmeye hazırdır.
Netanyahu, Nasrallah'ın söylediği her şeyi yerine getirdiğini çok iyi biliyor ve İsrail savaş botunun 2006 yılında Lübnan açıklarında nasıl imha edildiğini unutmuş değil.
Sonuç olarak şunu ifade etmek gerekiyor ki; Netanyahu'nun boğazına sarılan ip, terörizm ipi değil, yasal direniş ipinin Netanyahu'nun işgalciliğine karşı ipidir.